Kısa adı HEGEM-SAMDER olan derneğimiz Bolu merkezli olarak faaliyet göstermekte olup sosyolojik alanda araştırmalar yapmak üzere kurulmuştur.
Dernek, göç, şiddet ve suç, mağdur hakları, risk altındaki çocuklar, insan hakları, çocuk haklarının geliştirilmesi vb. pek çok alanda muhtelif projeler geliştirmektedir.
Derneğimiz, yeni yüzyılın sosyal yaşantılara getirdiği hızlı değişim süreçlerini çok yönlü olarak araştırmak, uygulamalı sosyolojiden ülkemizin daha çok yararlanması yolunda özgün projeler geliştirmek ve uygulamak; sosyal politika üretenlere, bilim çevrelerine ve ihtiyaç duyan diğerlerine sosyolojik veriler sağlamak üzere hizmet vermektedir.
Bakanlıklar, Üniversiteler, Belediyeler ve diğer kurumlarla işbirliği yapılarak ulusal ve uluslararası alanda bir çok proje başarı ile tamamlanmıştır.
Göç olgusu (iç göç, dış göç; göç-şiddet-terör-suç ilişkisi, göç ve kötü şehirleşme, göç ve aile yapılarındaki zorlanmalar) üzerine çok yönü saha çalışmaları/araştırmaları yapmaktayız.
Şiddetin sebepleri, sonuçları ve suçu önleme konuları üzerinde araştırma yaparak çözüme yönelik hizmetler üretmekte; şiddeti, suçu ve mağduriyeti azaltma ihtiyaçları doğrultusunda yol haritası olacak uygulanabilir modeller geliştirmekte, bu konuda ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmaktayız.
Mağdurlarla ilgili ihtiyaç duyulan yasal mevzuatın oluşturulması, geliştirilmesi bağlamında çalışmalar yapmakta; ulusal ve uluslararası nitelikte bilimsel etkinlikler (kongre, panel, sempozyum, konferans, seminer ve çalıştaylar) düzenlemekte, raporlar hazırlamaktayız.
İller, bölgeler, ülke ve dünya düzeninde çocuk hakları, şiddet, saldırganlık, intihar, suç ve mağduriyet konularında kurumsal ve uygulamalar düzeyinde çalışmalar yapmaktayız. Özellikle çocukların suça sürüklenmemesi ve suç mağduru olmaması için okulların, ilçelerin, illerin, bölgelerin "çocuk odaklı sosyal risk haritaları" çıkartılması için ilgili kurumlara stratejik eylem planları sunmakta, bilimsel risk haritası çalışmalarını yapmaktayız.
Suçu oluşmadan ailede, okulda ve diğer sosyal ortamlarda önlemek, toplumdaki yaygın "suç korkusu" travmasını daha düşük düzeye düşürmek için koruyucu, bilinçlendirici hizmetlerin yaygınlaşması boyutunda çalışmalar yapmaktayız. Koruyucu hukuk, önleyici ve iyileştirici eğitim, anlaşmazlık çözümü, arabulucuk alanlarında araştırma ve uygulama hizmetleri üreterek, şiddeti, suçu, aile, okul ve diğer sosyal ortamlarda oluşmadan önlemek amacındayız.
Uyuşturucu kullanım yaygınlığı, nedenleri, sonuçları ve önleme yolları üzerinde araştırmalar yapmakta, projeler geliştirmekte ve uygulamaktayız. İntihar eğilimlerini ve nedenlerini araştırmakta, insan ve toplum değerlerindeki değişim ve bozulmalarla intiharlar ve uyuşturucu kullanımı arasındaki bağları araştırmakta; önleyici, iyileştirici modeller geliştirmekteyiz.
Özellikle çocuklar bağlamında olmak üzere, insan haklarının daha etkin bir kullanım düzeyine ulaşması için saha araştırmaları yapmakta, projeler geliştirmekte ve yürütmekteyiz.
Suç olgusunu her yönüyle ve derinlemesine araştırmakta, mükerrer suçluluğun önlenmesi, suçluların ve mağdurların rehabilitasyonu üzerine projeler geliştirmekte ve yürütmekteyiz.
Denetimli serbestlik ve infaz sonrası izleme üzerinde saha araştırmaları yapmakta, projeler geliştirmekte ve yürütmekteyiz.
Sosyal sorunların araştırılmasında ve çözüm önerileri geliştirilmesinde sosyoloji disiplininin öneminin daha çok anlaşılması, sosyologların ilgili kurumlarda toplumsal hizmet kriterlerine göre yeterli düzeyde istihdam edilmesi yönünde çalışmalar yapmakta, ilgili mercilere bilimsel raporlar hazırlamakta ve sunmaktayız. Sosyologların hakları için çalışmalarda bulunmaktayız.
Aile içi şiddet, aile cinayetleri, akrabalar arasında şiddet konularında saha araştırmaları yapmakta, projeler geliştirmekte, yürütmekte; başka projelere ortak olmaktayız.
Eğitim ortamları ve okul çevresi bağlamında bağımsız bilim kuruluşlarına "risk haritaları ve stratejik eylem planları" yaptırmakta, çocuk koruma ve izleme kurullarının oluşturulması hususunda çalışmalar yapmaktayız. Okul rehberlik servislerinin, çocukların ruh sağlığı, sosyal uyumları, sorumlarıyla baş etmeleri ve başarıları açısından ailelerini/sosyal çevrelerini kapsayacak şekilde hizmet üretebilecek yani bir yapıya kavuşturulması, okullarda psikologların ve sosyologların da görev almasının sağlanabilmesi için çalışmalar yapmakta, projeler ve yasal düzenlemeler geliştirilmesi hususunda girişimlerde bulunmaktayız.
Çocuk Koruma Kanunu'na, Aile Bireylerinin ve Kadınınn Şiddetten Korunmasına Daire Kanuna SHÇEK Kanunu'na Denetimli Serbstlik Kanunu'na ve diğer ilgili mevzuata taraf bakanlıklarla işbirliği protolleri yapmakta, ortak projeler üretmekte ve yürütmekteyiz.
Engelliler ve engelli yakınlarının sorunları, engelli envanterinin çıkartılması konularında saha çalışmaları yapmakta, projeler üretmekteyiz.
Sosyolojik nitelikte her türlü saha çalışması, kamuoyu araştırmaları, bilimsel yayın, TV programları yapmakta; kongre, sempozyum, çalıştay, panel, seminer kurslar düzenlemekte, vakıf, akademi, federasyon, platform, rehabilitasyon kurumları kurulması için çalışmalarda bulunmaktayız.
Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığınca, dezavantajlı kişilerin sosyal entegrasyonu ile istihdam edilebilirliklerinin geliştirilmesi operasyonu kapsamında desteklenen, başvurusunu Sosyolojik Araştırmalar Merkezi derneğinin yaptığı, “HEP BİRLİKTE DAHA GÜZEL YARINLARA” projesi kapsamında açılan meslek kurslarının belge dağıtım töreni düzenlendi.
Törene Bolu Vali Yardımcısı Ahmet Atılkan, Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu, Milli Eğitim Müdürümüz Yusuf Cengiz, Türkiye Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar ve kursiyerler katıldı.
Törende konuşan Halk Eğitim Sanat Merkezi ve ASO Müdürü Mustafa Çilkara, Roman vatandaşlarımızın istihdamına yönelik 54 vatandaşımıza 4 farklı kurs açıldığını ve 40 kursiyerin belge almaya hak kazandığını söyledi.
Proje Koordinatörü Prof. Dr. Yahya Mustafa Keskin konuşmasında:"Meslek kursları projemizin bir ayağını oluşturmakta, projenin esas amaçları arasında roman vatandaşlarımızın sosyal paydaşları ve roman olmayan vatandaşlarla kaynaşmaları ve istihdam edilirliklerini sağlamaktır. Roman vatandaşlarımız dezavantajlı kesimler arasında ve biz bu durumu açılan kurslarda alınan eğitimle düzetmek istedik. Proje kapsamında sosyal uyum, bağımlılık, çocuk sağlığı ve daha bir çok seminerlerimiz olacak."dedi.
Türkiye Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar: “2006 yılında çıkarılan yasayla Romanların sosyal entegrasyonuna zemin hazırlandı. Bugün bu programda da görüyorum Devlet burada ve Romanların yanındadır. Hepimiz biriz, kardeşiz” dedi.
Bolu Belediyesi olarak dar gelirli insanların evleri ve işleri olsun amacı ile yol çıktıklarını belirten Bolu Belediye başkanı Alaaddin Yılmaz “Şu anda 70 konutun teslimini gerçekleştirdik ve 100 konutluk bir proje için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından cevap bekliyoruz. Sizler bu ülkenin ve Bolu’nun bir parçasısınız. Sizleri daha sağlıklı mekânlarda barındırmak için çalışmalar yaptığımızı unutmayınız. Sizler varsanız bir buradayız” dedi.
Ülkemizdeki dezavantajlı gruplar içinde en büyük kesimi Roman vatandaşlarımızın kapsadığını belirten Bolu Vali Yardımcısı Ahmet Atılkan ise yaptığı açıklamada “Öncelikle roman vatandaşlarımızla ilgili bu projeyi hayata geçiren proje paydaşlarını tebrik ediyorum. Bugün roman vatandaşlarımızla ilgili yaşanan sorunların temelinde eğitim eksikliği öne çıkıyor. İstihdamdaki başarıyı sağlamanın en kesin yolu eğitim çağındaki çocuklarımızın eğitimini, eğitimin devamlılığını sağlamaktır. Sizlerin daha iyi yaşam koşullarına ulaşmanız için oluşturulan projelerle devletimiz bir anlamda pozitif ayrımcılık yapıyor. Roman vatandaşlarımızın ülkemize olan sadakatinden hiç şüphemiz yoktur. 15 Temmuz’da sokaklara çıkan ilk vatandaşlarımızın roman vatandaşları olduklarını gördük. Yaşam koşullarınızın iyileşmesi temel hedeflerimiz arasındadır” dedi.
Protokol konuşmalarının ve ödül töreninin ardından kursiyerlerin alınan kurs süreçlerinin anlatıldığı sinevizyon gösteri izlendi.